Kürt Siyaseti Çözümü "Erdoğan"da Görüyor

İnsan Hakları Derneği(İHD) Diyarbakır Şubesinin düzenlediği “Kürt Sorununda Çözüm ve Barış Konferansı”nda Selahattin Demirtaş'tan dikkat çekici bir açıklama geldi. Daha önce Leyla Zana ve Ahmet Türk'ün de Kürt sorununun çözümünde muhatap ve adres gösterdiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı bu sefer de Selahattin Demirtaş muhatap gösterdi. Demirtaş açıklamasında şöyle dedi:

Türkiye açısından, 'Kürt sorunu' başlığında bugüne kadar söylenmedik hiçbir şey kalmadı. Ama onurlu barış sağlanıncaya kadar ısrarla ve tekraren söylemekte de yarar var. Başka türlü, sorunlarımızı çözüm yoluna koyamayız. Türkiye'de 'Kürt sorunu'nda diyalog ve müzakerenin tarafları, muhataplık konusunda da yeni arayışlara gerek yoktur, sonuç da alınamaz. Başarısız da olsa her çözüm süreci bizlere önemli deneyimler sunmuştur. Buralardan herkesin çıkaracağı doğru derslerle bu defa başarabiliriz diye umut ediyor, inanıyoruz. Elbette Kürt sorununun çözümü, resmi olarak bir masa etrafında konuşulacaksa -ki bizce gecikilmeden konuşulmalıdır- masada Türkiye Cumhuriyeti devletini temsilen Hükümet olmak zorundadır. Hükümet de bugün itibarıyla Sayın Erdoğan şahsında temsil edildiğine göre, bu işin birinci muhatabı Sayın Erdoğan'dır."

AHMET TÜRK: "Sorunu Çözmek İsterse Erdoğan Çözer, Çünkü O Bir Lider

Selahattin Demirtaş'ın açıklamasına benzer bir açıklamayı da bundan yaklaşık bir ay önce DEM Parti Mardin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ahmet Türk yapmıştı. Ahmet Türk, Kürt sorununun çözümü için Erdoğan'ı muhatap gösterip şöyle demişti:

"Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kürt sorununu çözeceğine inancımız yoktu. Bugün de yok. CHP bu kadar muazzam bir sorunu çözecek kabiliyette değil. Bugün bir lider yok orada. Çözmek isterse Erdoğan çözer, çünkü o lider" ifadelerini kullandı.

Leyla Zana: "Erdoğan'ın Sorunu Çözeceğine İnanıyorum."

Ahmet Türk ve en son Selahattin Demirtaş'ın Kürt sorununa karşı yaklaşımları ile ilgili Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden olan Leyla Zana da bundan yaklaşık 12 yıl önce Erdoğan'ı işaret edip şöyle demişti: ""Ben onun bu işi çözeceğine inanıyorum. Buna dair umudumu da, inancımı da asla yitirmedim. Yitirmek de istemiyorum."